{ "title": "Sezeryan Sonrası Rahim Toparlanması", "image": "https://www.sezeryan.gen.tr/images/sezeryan-sonrasi-rahim-toparlanmasi.jpg", "date": "20.01.2024 03:05:53", "author": "Sakine Çankaya", "article": [ { "article": "Sezeryan Sonrası Rahim Toparlanması: Lohusalık, doğumdan sonraki 6 hafta (42 gün) sonunda gebeliğin kadında yarattığı fizyolojik ve psikolojik farklılıklar gebelik önceki haline dönmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu süreç her organ ve sistem için farklı zamanlar almakta ve halk arasında \"lohusanın mezarı 40 gün açık kalır\" sözü yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu söz bir yerde gerçekleri yansıta bilmektedir. Çünkü doğum ve lohusalık döneminde ortaya çıkan hastalıklar hayatı tehdit edici boyutlarda olabilmektedir. Çok erken lohusalık doğumdan sonraki ilk 24 saati, erken lohusalık ilk 1 haftayı, geç lohusalık da geri kalan süreyi temsil etmektedir. Üreme organları 6 haftada normal haline dönmekte ve emzirmeyen annelerin büyük bir çoğunluğu bu dönem sonunda adet görmeye başlamaktadır. Emzirenlerde ise adetlerin normale dönmesi 6 ayı bulabilmekte, hatta bu süreyi bir miktar daha aşabilmektedir. Doğum sonrası belirgin olarak fark edilebilen ilk değişiklik rahmin eski haline dönmesi yani küçülmesi olayıdır.

Sezeryan Sonrası Rahim Toparlanması: Rahim involüsyonu da denilen bu olay rahmin doğumdan sonra gebelik öncesi durumuna dönmesine verilen isme denilir. Gebelik boyunca rahim ağırlık olarak yaklaşık 20 kat büyümekte fakat doğumdan sonra hızla küçülmeye başlamaktadır. Bebek doğduktan hemen sonra yaklaşık 20. Gebelik haftasında olduğu boyuta indiği bilinmektedir. Bu evrede ağırlığı yaklaşık 1 kg kadardır. Birinci haftanın sonunda 12. Gebelik haftasında olan büyüklüğüne dönmekte olan rahmin hacmi 6 hafta sonunda gebelik öncesi büyüklüğüne ulaşır. Vücudumuzda ağırlık ve hacim olarak bu kadar çok büyüyerek sonrasında küçülen ikinci bir organımız yer almamaktadır. Uterus un bu özelliği bilim dünyasını günümüzde de şaşkınlığa uğratmakta ve halen bilimsel yönden tam olarak açıklaması yapılmamıştır. Doğumdan hemen sonra rahim kasılmalarının gücü doğum sırasındaki güçlerden çok daha fazla olmakta, bunları takip eden ağrılar (Afterpains) adı verilmektedir. Bu ağrılar 2-3 gün boyunca devam edebilmektedir. Daha önce doğum yapmış bayanlarda (Multiparlarda) daha fazla hissedilmektedir. İlk 12 saatte sıklıkları daha fazla olmakta bu saatten sonra gerek sıklığı gerekse şiddeti giderek azalmaktadır. Özellik ile lohusanın bebeğini emzirmesi sırasında, uyarı ile beyinden salgılanmakta olan oksitosin hormonuna bağlı bir şekilde rahim kasılması sonucu kasık ve karın bölgelerinde ağrılar hissedilebilmektedir. Doğumda sırasında plasentanın ayrılmasından hemen sonra, plasentanın uterusa yapıştığı alan yarı yarıya küçülme gösterir. Bu küçülme sayesinde açıkta olan damar uçları kapanarak kanama azalmaktadır. Rahim içerisini döşeyen ve endometrium adı verilmekte olan zar tabakasının normale dönme süresi yaklaşık olarak 3 haftayı bulurken plasentanın yerleştiği alan 6 haftada iyileşmektedir. İyileşmenin tam olmadığı durumlarda ise kanamalar görülebilmektedir. Gebelik süresince genişleyen ve esneyen karın kasları ve pelvik kaslar 6 hafta sonra toparlanmakta ve bu dönemden sonra egzersiz önerilmektedir. Dolaşım, endokrin boşaltım, gibi farklı sistemlerdeki olan değişiklikler de 6 hafta sonunda normal haline döner.

" } ] }